Şato Kapısındaki Bilge Kedi
Küçük Elif, şatonun kapısında bilge bir kediyle karşılaşır ve kedinin sorduğu bilgelik sorusunu doğru cevaplayarak şatonun sırrını öğrenmeye hak kazanır. Şatonun içinde her adımda yeni hikâyeler keşfeder ve sabırla her birini dinler. Elif, bu yolculukta cesaret, sabır ve bilgelik kazanır. Masal, Elif’in macerasının aslında yeni başladığını gösterir.
Şato Kapısındaki Bilge Kedi
Bir varmış, bir yokmuş, uzak diyarların birinde yüksek tepelerle çevrili, göğe uzanan bir şato varmış. Bu şatonun kapısında, gözleri altın gibi parlayan, bilge bir kedi yaşarmış. Şatoya gelen her misafiri karşılar, onlara öğütler verirmiş. Ancak, kimse kedinin ne kadar bilge olduğunu bilmezmiş, çünkü çoğu kişi onu sadece sıradan bir kedi sanırmış. Ta ki küçük ve cesur bir çocuk olan Elif, şatonun kapısına gelene kadar…
Bir gün, Elif, büyük bir merakla şatoya doğru yürümeye karar vermiş. Kapıya yaklaştığında, orada oturan kediyi görmüş.
Elif:
“Merhaba kedi! Senin adın ne?”
Kedi, tembelce gerinmiş, gözlerini Elif’e dikmiş ve usulca konuşmuş:
Bilge Kedi:
“Benim adım Cevher. Peki senin adın nedir, küçük insan?”
Elif şaşkın bir şekilde kedinin konuştuğunu duyunca gözleri kocaman açılmış.
Elif:
“Sen… konuşabiliyor musun? İnanamıyorum! Benim adım Elif! Peki, sen burada ne yapıyorsun?”
Cevher kedi, patisini yavaşça yalamış ve sakin bir sesle cevap vermiş:
Bilge Kedi:
“Ben burada misafirleri karşılar, onlara yol gösteririm. Ancak her gelen bu kapıdan geçemez. Sadece kalbi cesur ve zihni açık olanlar şatonun sırrını öğrenebilir. Peki, sen bu şatoya neden geldin?”
Elif biraz duraksamış, sonra cesurca konuşmuş:
Elif:
“Macera arıyorum! Bu şatonun içinde ne olduğunu merak ediyorum. Eğer bir sır varsa, öğrenmek isterim!”
Cevher kedi, Elif’in cesaretini fark etmiş ve bir bilge gülümsemesiyle cevap vermiş:
Bilge Kedi:
“Şatonun sırlarını öğrenmek için cesur olmak yetmez. Aynı zamanda akıllı ve sabırlı da olmalısın. Bak, sana bir soru soracağım. Eğer cevabını bulabilirsen, seni içeriye kabul ederim.”
Elif hemen dikkat kesilmiş:
Elif:
“Tamam! Sor bakalım, neymiş sorunun?”
Bilge Kedi:
“Bir nehir, iki kıyıyı ayırır. Ancak nehir her zaman aynı değildir; bazen suları taşar, bazen kurur. Peki, bu nehirden geçmek için ne yaparsın?”
Elif düşünmüş, uzun uzun bakmış ve sonunda cevap vermiş:
Elif:
“Bir köprü inşa ederim! Çünkü nehir değişebilir, ama sabır ve çabayla bir çözüm bulabilirim.”
Bilge Kedi, Elif’in cevabını duyunca gururla başını sallamış.
Bilge Kedi:
“Doğru cevap! Sen gerçekten de cesur ve akıllı birisin. Şimdi şatonun kapısı senin için açılacak.”
Tam o anda, büyük ve eski kapılar yavaşça açılmış. Elif, heyecanla içeriye adım atarken, Cevher kedi de onunla birlikte yürümüş. Şato, içeride hiç beklemediği kadar güzelmiş. Yüksek tavanları, rengârenk camları ve içinde bir masal gibi süzülen bir nehir varmış. Ancak şatonun asıl sırrı, her köşesinde saklı olan hikâyelermiş. Her hikâye, dinleyeni büyülermiş.
Elif:
“Burası gerçekten harika! Peki ya şimdi ne yapacağım?”
Cevher kedi, usulca Elif’in yanına oturmuş ve patisiyle duvardaki eski bir kitaba dokunmuş.
Bilge Kedi:
“Bu şatoda her adımında yeni bir hikâye keşfedeceksin, Elif. Ama unutma, en büyük sırrı öğrenmek için sabırlı olmalı, her hikâyeyi dikkatlice dinlemelisin. Çünkü her masalın içinde bir bilgelik gizlidir.”
Elif, şatonun büyüsüne kapılarak her odayı dolaşmış, her hikâyeyi sabırla dinlemiş. Zaman geçtikçe, kalbi daha da güçlenmiş, zihni daha da açılmış. Her masalda yeni bir şey öğrenmiş. Ve böylece Elif, sadece maceranın değil, bilginin de peşine düşen cesur bir kahraman olmuş.
Masal burada bitmiş, ama Elif’in hikâyesi daha yeni başlamış…
Evet çocuklar Şato Kapısındaki Bilge Kedi isimli masalımızda burada bitti. Sizde Grimm Masalları yazarak tarafımıza gönderebilirsiniz. Gönderdiğiniz masallar sayesinde binlerce çocuk masal okuyarak uyuyacak. Masal göndermek için aşağıda ki resme tıklayabilirsiniz.
